Türkiye'nin Ortadoğu'daki gelişmelere duyarlılığı, son dönemde artan gerginliklerin ardından yeniden gündeme geldi. Özellikle İsrail'in Suriye'nin başkenti Şam'a yönelik düzenlediği saldırılar, bölgedeki istikrarı tehdit ederken, Türkiye'nin bu duruma karşı tepkisi merakla bekleniyordu. Türkiye Dışişleri Bakanlığı, geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği açıklamada, İsrail'in bu tür saldırılarını kınadığını duyurdu ve konuya dair daha iddialı bir yanıt geliştirmek amacıyla bir sabotaj girişiminde bulunduğunu belirtti.
İsrail, Suriye topraklarında sürdürdüğü askeri operasyonlar kapsamında son dönemde Şam'a yönelik birkaç saldırı düzenledi. Bu saldırılar, hem bölgesel güvenliği tehdit etmekte hem de Türkiye gibi komşu ülkeleri rahatsız etmektedir. Türkiye, Suriye iç savaşından bu yana elde ettiği istihbarat ve askeri bilgilerle, bölgedeki terör yapılanmalarına karşı aktif bir politika izlemekte. Ancak İsrail'in artırdığı saldırgan tutum, Türkiye'nin güvenlik kaygılarını bir kat daha artırmış durumda.
Bölgedeki dengelerin bozulmaması için Türkiye, diplomatik yollarla sorunun çözülmesini istemekte. Dışişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada “Bu tür saldırılar uluslararası hukuka aykırıdır ve bölgedeki barış sürecine ciddi zarar vermektedir. İsrail'in bu tutumuna karşı sessiz kalmamız düşünülemez” ifadelerine yer verdi. Bu bağlamda, Türkiye’nin kasım ayı itibarıyla gerçekleştirdiği sabotaj girişimi ise dikkat çekici bir adım oldu.
Türkiye'nin yürüttüğü sabotaj girişimi, Suriye'nin kuzeyinde kontrolü sağlamak amacıyla planlandı. Bu girişim, yalnızca askeri bir müdahale olarak değil, aynı zamanda bir mesaj verme çabası olarak da değerlendiriliyor. Türkiye'nin, Suriye'deki muhalif gruplarla birlikte hareket ederek, İsrail'in saldırılarına karşı bir güç oluşturma çabası içerisinde olduğu ifade ediliyor. Bu girişim kapsamında gerçekleştirilen operasyonlar, Türkiye'nin Suriye'deki etkinliğini artırmayı hedefliyor.
Uzmanlar, Türkiye'nin bu tür adımlarıyla bölgedeki gücünü pekiştirmeye çalıştığını ifade ediyor. Ancak bu tür faaliyetlerin istenmeyen sonuçlar doğurabileceği uyarısında da bulunuyorlar. Özellikle hem Israel hem de İran gibi güçlerin, Türkiye'nin hamlelerine nasıl karşılık vereceği konusunda belirsizlik hâkim. Dolayısıyla ortada bir güç dengesi durumu söz konusu. Türkiye'nin bölgesel politikaları, yalnızca Suriye ile sınırlı kalmamakta ve geniş bir yelpazede Ortadoğu politikalarına etki edebilme potansiyeline sahiptir.
Sonuç olarak, Türkiye'nin İsrail'in Şam'a yönelik saldırılarına karşı gösterdiği sabotaj girişimi, milletlerarası arenada yankı bulmuş durumda. Gerginliklerin artmasının, Orta Doğu'daki istikrarı daha da tehdit edeceği öngörülüyor. Dış politikada izlediği stratejilerle dikkat çeken Türkiye, hem içeride hem de dışarıda kendine mütekabiliyet yaratma çabası içerisinde. Bu gelişmeler, önümüzdeki günlerde Türkiye-İsrail ilişkileri ve Ortadoğu'daki dengeler üzerinde belirleyici bir rol oynayabilir.