Türkiye, son yıllarda FETÖ (Fetullahçı Terör Örgütü) olarak bilinen yapının neden olduğu birçok toplumsal ve ekonomik çalkantıyla karşı karşıya kaldı. Bu çalkantılar arasında, FETÖ'nün yalanlarıyla dolandırıcılık yapan bazı kişiler ve gruplar, büyük miktarda paralar kazandı. Milyonlarca dolarlık vurgunların ardındaki gerçekler ve bu yalanların nasıl bu kadar etkili olabildiğine dair bazı önemli noktaları inceleyeceğiz.
FETÖ, özellikle 2013 yılından itibaren Türkiye'de birçok alanda etkinliğini artırdı. Bu süreçte, örgütle bağlantılı bireyler, çeşitli sektörde yalanlar ve yanıltıcı bilgiler yayarak ciddi maddi kazançlar elde ettiler. Bu yalanların yayılmasının ardında yatan sebeplerden biri, insanların güven duygusunun istismar edilmesidir. Özellikle dini ve manevi söylemlerle yönlendirilen bu insanlar, kendilerine uygun vakıflara veya derneklere maddi katkılarda bulundular. Bunun sonucunda dolandırıcılık olayları artarak devam etti. FETÖ'nün toplumda yarattığı bu tür algılar, çoğu zaman masum insanların güvenlerini suistimal eden vurguncular için büyük bir fırsat haline geldi.
Son dönemde, FETÖ bağlantılı dolandırıcılık olaylarına dair pek çok örnek gözler önüne serildi. Bu vurgunlardan biri de, 'Yeni nesil vakıf' adı altında gerçekleştirilen olaydır. Bu yapılar, genellikle sahte projeler üzerinden finansman toplamakta ve topladıkları paralarla yurt içindeki ve dışında çeşitli yatırımlar yapmaya çalışmaktadır. Bunun yanında, bireysel dolandırıcılıklar da oldukça yaygındır. İnsanlar, kendilerini manevi bir misyonun parçası olarak gören dolandırıcıların tuzağına düşerek, birikimlerini kaybetmektedir. 2023 yılında Türkiye'de ortaya çıkan FETÖ bağlantılı dolandırıcılığı konu alan birkaç dava, bu konuda yaşanan büyük çaplı vurgunları gözler önüne sermektedir. Bunun yanı sıra, FETÖ'nün elemanları tarafından yapılmış olan sahte belgelerle dolandırıcılıklar da peş peşe gelmiştir. Özellikle eğitim alanında, burs veya eğitim yardımı adı altında insanların paraları toplanmıştır. Dolandırıcılar, insanları ikna etme yetenekleri sayesinde topladıkları paralarla büyük kazançlar elde etmişlerdir.
Ayrıca, FETÖ’nün finansal kaynakları arasında, illegal yöntemler de bulunmaktadır. Topladıkları parayı, yurt dışındaki teşkilatlarına aktararak, kayıplarını telafi etmeye çalışmaktadırlar. Bu da vurgunların sürmesini sağlamaktadır. Toplumda güvenin yerle bir olması ile birlikte, insanlar gelecekte bu tür dolandırıcılıklara karşı daha dikkatli olmalıdırlar. FETÖ'nün etkisi hala devam ederken, alınan önlemlerin de artırılması büyük önem taşımaktadır.
Söz konusu dolandırıcılık olaylarının önüne geçmek için, devletin ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliği içerisinde hareket etmesi gerektiği açıktır. Bu tür organizasyonların anlaşılması ve teşhir edilmesi, sadece dolandırılan kişilerin değil, tüm toplumun yararınadır. Eğitim, bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarıyla, FETÖ gibi yapıların toplumsal yapıyı ne denli olumsuz etkilediği konusunda farkındalığın artırılması gerekmektedir. Şu an için bu yalanlara bir son verilmediği sürece, yeni dolandırıcılık hikayelerinin her zaman karşımıza çıkacağı aşikardır.
Sözün kısası, FETÖ yalanları üzerinden yapılan milyonluk vurgunlar, ciddi bir toplumsal sorun haline gelmiş durumda. Bu tür dolandırıcılık olayları, sadece dolandırıcılar için değil, aynı zamanda toplumsal güven ve değerler açısından da tehlike teşkil etmektedir. İnsanların dikkatli olmaları ve bu tür yapılarla ilişkilere girmemeleri büyük önem taşımaktadır. FETÖ'nün gerçek yüzünü görmek ve bu tür yalanları teşhir etmek, toplumsal olarak daha güçlü ve dirençli bir gelecek inşa etmek için elzemdir.